
Şehir boşluğa doymuş.
Bir araba, farlarıyla gözlerimi ezip geçiyor.
Karanlıkta görülmediğim için şoför küfrediyor.
Çöpçüler iş başında.
Ampulleri süpürüyorlar; şehirden sokakları süpürüyorlar, evlerden ikameti süpürüyorlar, kafamdan düşünceleri süpürüyorlar, beni bir bacaktan öbürüne süpürüyorlar, gidişimden adımları süpürüyorlar. Çöpçüler süpürgelerini peşimden yolluyorlar, hoplayıp zıplayan çelimsiz süpürgelerini. Ayakkabılar takırdayarak vücudumdan uzaklaşıyor.
Kendi peşimden gidiyorum ve kenarı aşıp kendimden dışarı düşüyorum.
Yanımdaki park havlıyor. Baykuşlar banklarda kalmış öpücükleri yiyip bitiriyor. Baykuşlar beni görmüyor. Çalılıkta yorgun ve yıpranmış hayaller çömelmiş oturuyor.
Geceye çok fazla yaslandığım için süpürgeler sırtımı süpürüyor.
Çöpçüler yıldızları süpürüp bir yığına katıyor, sonra onları faraşlarına alıp kanala boşaltıyorlar. Bir çöpçü diğerine bağırarak bir şeyler söylüyor, diğeri öbürüne ve öbürü tekrar başka birine.
Şimdi bütün çöpçüler bütün sokakları aynı anda konuşuyorlar. Haykırışlarının arasından, bağırışlarının köpüğünden geçiyorum; parçalanıp anlamların çukuruna düşüyorum.
Büyük adımlar atıyorum. Var gücümle yürüyorum.
Yol süpürülmüş gitmiş.
Süpürgeler üzerime çullanıyor.
Her şey birbirinin üstüne kapaklanıyor.
Şehir tarlayı geçerken yolunu şaşırıp bir yere doğru gidiyor.
Herta Müller
Çeviren: Orçun Ünal
Kaynak: Herta Müller, Niederungen, Fischer Taschenbuchverlag, 2011.